27 Şubat 2021 Cumartesi

Sözcükler ve resimler ve diğer önemsiz şeyler

Kuzumun öğlen uykusunu çok önemli bir işim yoksa me-time olarak değerlendiriyorum artık. Yanına tatlı iliştirilmiş kahve/çay eşliğinde kitap okuyorum, futoshiki çözüyor veya bir şeyler izliyorum. Bugün dvd'si yıllardır rafta bekleyen bir filmi izlemeye karar verdim: Words and Pictures. 

Juliette Binoche. Clive Owen. Resimler ve sözcükler. Bunun üzerine bir lise tartışması. Sorunları olan iki yetişkinin bu meseleyi köprü yaparak birbirlerine yaklaşması. Sanatın ya da kelimelerin değil, insanın insana iyi gelmesi.

En azından ben öyle okudum filmi. Resme de yazıya da yatkınlığı olan ama ikisinde de ahım şahım bir yeteneğe sahip olmayan biri olarak, filmdeki tartışmayı içimi yoklaya yoklaya izledim. Sonuçta, pek zorlanmadan kelimeleri seçtim. Hiç bir resmin güzel ve doğru seçilmiş kelimelerin uyandırdığı etkiyi yapmadığını fark ettim içimde. Ama sonrasında şunu da tefekkür ettim ki: Kelimeler (veya dünyalık herhangi başka bir şey) hiç de önemli değil aslında. Hepsi bu dünya ile beraber yok olacak. Gözümü kapadığımda ne kitaplar kalacak ne insanlar. Ne mal mülk ne dert tasa. O zaman kaç kitap okuduğumun, hatta bir kitabı baştan sona okuyup okumadığımın ne önemi var? Güzel resimler yapabilmenin ne önemi var? En büyük şirkette en yüksek CEO olmanın, başarılı bir yazar, hamarat bir ev hanımı olmanın? Güzel veya çirkin, sevilen veya sevilmeyen olmanın? Bu dünya bitecek ve bir gün her şeyin hesabı verilecek olduktan sonra. Mutluluğun bile, ne önemi var ki? 


25 Şubat 2021 Perşembe

Sosyal medya bozgunu

Hayat ne tuhaf, çok sevdiğim ve tarafından sevildiğimi düşündüğüm birinin her mecrada beni engellediğini öğrendim geçenlerde. Sebep? Bunu keşfeden ve benim gibi engellenmiş olan diğer bir arkadaşımla düşündük taşındık, bulamadık sebebini. Tercih ve ruh hali meselesi deyip konuyu kapattık. Mecburen. Ama bir burukluk kaldı. Bir de hafif bir utanç. Çünkü söz konusu arkadaş çok sık kimlik ve yer değiştirirdi sosyal medyada ve ben bunu ruh halinin değişmesine verdiğim için her bulduğumda tekrar takibe alırdım. Şimdi bundan ne kadar utanıyorum! Belki de amiyane tabirle bizi silkelemeye çalışıyordu ama anlamadığımız için yapışkan yüzsüz tipler konumuna düştük istemeden! Bunca yıllık sosyal medya hayatımda bundan daha büyük bir bozgun yaşamadım sanırım.